Ramazan ayının ilk sahuruna bu gece kalkılacak. Ramazan’ın pandemiye denk gelmesiyle bu dönemde nasıl beslenilmesi gerektiği ve bağışıklık sisteminin nasıl güçlü tutulacağı akıllarda soru işareti oluşturuyor.
Birkaç soruya hepbirlikte göz atalım mı?
1. Oruç vücut direncini artırır mı?
Günde iki ana öğünlü , uzun saatler açlık ve susuzluk gerektiren oruç , bilinçli bir şekilde tutulduğunda metabolizma için faydalı olabilmektedir. Oruç vücuttaki hücrelerin yenilenmesine, direncin artırılmasına neden olur. Bu süreçte vücutta birikmiş tüm zararlı maddeler temizlenir , bağışıklık sistemi de bu sayede olumlu etkilenir. Ayrıca karaciğer ve tüm sindirim sistemi de oruç sayesinde dinlenme imkanı bulur.
Dipnot : Kendini sağlıklı hisseden kişilerin oruç tutmasında hiçbir sakınca bulunmamaktadır. Ancak bazı kronik hastalıkları olan bireyler, doktoru veya eczacısına danışmalı, sağlık açısından bir engel yok ise oruç tutmalıdır.
Ceviz, badem, fındık ve mantar bağışıklığı kuvvetlendirir.
Ve sofralarımızdan eksik etmememiz gereken baharat : Sumak
Sumak ; bağışıklık sistemi için önemli bir kalkan oluşturmaktadır.
2. Ramazanda tatlı nasıl yenmeli?
Tatlı tüketimi haftada 1-2 günle sınırlanmalıdır ve şerbetli tatlılar yerine sütlü ve meyveli tatlılar tercih edilmesi önerilir.
3. Orucu çorba ile açmak sağlıklı mı?
İftar sofrasına oturduğunuzda uzun süreli bir açlıktan çıktığınız için yeme isteğiniz fazla olur. Bu durumun önüne geçebilmek için iftara küçük atıştırmalıklarla (çorba vb.) başlayabilirsiniz.
4. Ramazanda ekmek tüketimi nasıl olmalı?
En büyük zaaflarımızdan biri enfes kokusuyla sıcacık Ramazan pideleri. Ama her şeyin fazlası zarar olduğu gibi pide ve ekmeğin fazlası da zararlıdır. Fazlası gereksiz kalori almamıza neden olarak istenmeyen kilo artışlarına sebep olabilir. Sınırlarımızı bilmekte fayda var.
5. Oruç tutarken sahuru atlamak doğru olur mu?
Bu durum bağışıklık sisteminin zayıflamasına sebep olur. Böyle bir hataya düşmemek için sahura kalkıp protein (yumurta, peynir, süt veya yoğurt) ve posa içeriği yüksek besinler (sebzeler, tam tahıllı gıdalar) içeren güzel bir kahvaltı yapmak doğru olacaktır.
Birkaç şey daha söyleyelim ;
- Bazı bilimsel araştırmaların sonucunda, aralıklı açlık uygulamalarının vücuttaki inflamasyonu azalttığı ve damar sistemine iyi geldiği görülmektedir. Ancak bu durumda “Bütün gün aç kaldım şimdi her şeyi yiyebilirim” gibi yanlış bir düşünceye kapılıyoruz.
- Yeterli sıvı alımının da önemini unutmamalıyız. Az sıvı tüketmek enfeksiyonlara karşı vücudu savunmasız bırakmaktadır. Bu nedenle iftar ve sahurda sıvı gıdaların bolca tüketilmesi, bağışıklığı güçlendirmek için protein ağırlıklı beslenmeye özen gösterilmesi, mutlaka yeterli miktarda su içilmesi çok önemlidir.
Peki Covid-19 sürecinde takviye kullananlar ne yapmalı?
İftar ile başlayalım ;
İftardan sonra yağda eriyen maddeleri tercih etmelisiniz . K2 vitamini, Omega 3, D vitamini bunlardan bazılarıdır.
Yemek ile uyku arasında ;
Çinko, Selenyum, C vitamini alınabilir.
Uykudan önce ;
Eklem destekleri olan magnezyum ve kalsiyum destekleri kullanılabilir.
Uyuduk , uyandık ve sahura kalktık ;
Demir aç karnına alınması gereken bir mineraldir. Sahura kalktığımızda alınabilir. Magnezyum malat enerji yapabildiği için sahura kalkıldığında ve aç karnına kullanılması önerilmektedir. Etkisi sabah olacağı için gün içinde enerjimize de katkısı olacaktır.
Sahuru yaptıktan sonra ;
Tok karnına alınması gereken multivitaminler ve koenzim q10 bu vakitte alınabilir.
B vitaminleri ise suda eriyen vitaminlerdir. Açlık ve tokluk durumu fark etmez. İstediğiniz vakti tercih edebilirsiniz.